Motor Nedir?
Yakıttan elde ettiği ısı enerjisini mekanik enerjiye çeviren makinelere motor denir.
Yakıtlarına göre motorlar, Dizel-Benzin- LPG li olmak üzere üçe ayrılırlar. Benzinli motorun yakıtı benzin; Dizel motorun yakıtı ise Mazottur (motorin); LPG’li motorlar ise yakıt olarak sıvı petrol gazı yani LPG’yi kullanırlar.
Silindir diziliş şekillerine göre motorlar sıra tipi, v tipi, yıldız tipi, boksör tipi ayrılırlar. Ayrıca soğutma sistemlerine göre motorları su soğutmalı ve hava soğutmalı diye de ikiye ayırabiliriz.
Yanma sistemlerine göre motorlar, içten yanmalı ve dıştan yanmalı diye ikiye ayrılır. Araçlardaki motorlar içten yanmalıdır ve yakıt olarak benzin yada motorin yani dizel kullanmaktadırlar.
Motorları ayrıca çalışma zamanlarına göre ayırmakta mümkündür. Çalışma zamanlarına göre iki zamanlı ve 4 zamanlı olarak ayrılırlar. Örneğin benzinli 4 zamanlı bir motorun çalışma sırası; Emme, sıkıştırma, ateşleme (veya genişleme; iş zamanı da denir), egzoz şeklindedir.
Beygir Gücü Nedir?
1 beygir: 75 kg’lık ağırlığı 1 sn’de 1 metre yukarı kaldırabilecek güç miktarı olarak tanımlanır. Buda yaklaşık olarak bir atın gücüne denk gelmektedir ve bu yüzden beygir gücü olarak adlandırılmaktadır. Bu motora özeldir ve değiştirilemez bir değerdir. Beygir gücü ve tork değerleri dinamometre ile ölçülür ve bu değerler aktarma organı, vites kutusu gibi diğer elemanlara bağlı olarak farklılıklar gösterir. Örneğin torku düşük ancak beygir gücü yüksek olan bir motorun sadece dişli ayarlarını değiştirerek tam tersi özelliklere çevirmek mümkün olmaktadır.
Tork Nedir?
Bir aracın çekişi olarak bilinir ve motordan tekerleğe iletilen itme kuvvetidir. Birimi Newton metredir.(Nm). Tork otobüs, traktör, kamyon vb araçlarda çok yüksek değerlerde olabilmektedir. Çünkü bu araçların hıza değil çekiş gücüne ihtiyacı vardır. Torkun yüksek olması için temel olarak motorun yanma odasında normalden daha kuvvetli bir yanma gerçekleşmesi gerekir.
Neden Motor Kontrolü Yaptırmalıyız?
İkinci el araçlarda en çok karşılaşılan sorun mekanik parçaların zaman içinde aşınmasından veya parça ömrünün bitmesinden kaynaklanan arızalardır. Araç alındıktan sonra çıkan bu arızalar kişilere maddi anlamda zarara uğratmaktadır. Uzmanlarımız ekspertiz sırasında bu arıza ve aşınmaları tespit ederek sorunsuz araç almanızı hedefler.
MOTOR PERFORMANS KONTROLÜ
Otomobilin motor performans testini dinamometre cihazı kullanılarak yapılır. Dinamometre manuel, otomatik, önden çekişli, arkadan çekişli ve şanzımana sahip araçlarda motorun gücünün ve torkunun hata payı en aza indirgenmiş şekilde ölçülmesini sağlar. Otomobilin motorundaki en ufak hata ya da arızayı grafikle gösterir bu grafikle ateşleme sistemini ve yakıt emme sistemindeki haliyle görülmesini sağlar. Modifikasyon öncesi ve sonrası ölçümler sayesinde yapılan işlemlerden kazanılan gücü tespit eder.
Aracınızla güvenli sürüş sağlayabilmeniz için ekseri aralıklarla yapılması gereken motor performans testi bir dizi işlemden oluşmaktadır. Bu ölçümlerin hassasiyetle yapılması; güvenliğinizi sağlayacağı gibi, motorunuzda meydana gelecek arızaların önceden fark edilmesiyle de aracınızın ömrünü uzatacaktır.
Temelde motor performans testi dinamometreyle yapılmaktadır. Motor gücünün ölçülmesi haricinde motorun diğer kısımlarıyla ilgili bir takım incelemeler de yapılmaktadır. Bunlar ;
Güvenli sürüş için motor kontrolleri ve bakımlarının zamanında yapılması çok önemlidir.
MOTOR VURUNTULARI VE ÜFLEME KONTROLÜ
Motor içerisinde bulunan pistonlar ve segmanlar kullanım sonucu vakit geçtikçe aşınırlar. Segmanların vazifesi pistonla silindir arasındaki sızdırmazlığı sağlamaktır. Üst segman, ateşlemede oluşan basıncı korur. Alt segmanın görevi ise pistonun aşağıya inerken silindirdeki yağı sıyırarak kartere indirmektir. Silindirle segmanlar arasında boşluk artıkça patlama esnasında basınç yitimi yaşanır. Bu da motorun çekişten düşmesine sebep olur. Basınç (kompresyon) kaybının oluşması durumda motorun üflüyor olduğu anlaşılır. Motor üflemesi, ilerleyen vakitlerde motorun yağ yakışını artırır ve motorun yağ yakmasına sebep olur. Motorun rektifiye olması için hava filtresinin yağlanması yada filtre kabına yağ dolması gerekir. Yani karterdeki yağın tam anlamıyla silindirin içerisinden aşırı miktarda yukarı çıkması motorun ömrünün azaldığını gösterir.
Motor üflemesi olayı kompresyon ya da diğer bir deyişle basınç kaybıdır. Bu durum sıkıştırılmış ve yanmış yakıt karışımı kartere geçtiğinden yağ çubuğu çıkartılarak ya da yağ doldurma kapağı açılarak anlaşılabilir. Motorun rektifiye olması gerektiğine tam olarak anlamak için silindir kompresyon testi yapılması gerekir. Motorda uygun yağın kullanılmaması halinde de kompresyon kaçağı meydana gelebilir.
Motor içerisindeki aşınma artıkça, parçalar arasında yağ filminin muntazam olmaması kompresyon kaçaklarının artmasına ve yağın yakıta aşırı miktarda karışarak yanması sonucu motor performansında kayıplara neden olur.
MOTOR VURUNTUSU:Yakıtın motor silindiri içinde çok hızlı ve darbeli yanışı, Otto motorlarında açık bir çınlama ve dizel motorlarında ise vuruntu şeklindeki gürültü ile anlaşılır. Bu nedenle vuruntu halinde Otto motoru için "çınlıyor" dizel motoru için ise "çekiçliyor" denir. Vuruntu gürültüsü, silindirdeki şiddetli basınç dalgasının silindir kapağı ve piston yüzüne çarpması ve orada çekiç darbesine benzer bir etki oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Vuruntulu yanmada, özellikle piston termik ve mekanik olarak aşırı yüklenir. Sürekli vuruntu pistonun tahrip olmasına sebep olur. Isının aşın derecede açığa çıkması ile piston süratle genleşir ve silindir duvarlarında oluşan yağ filminin bozulmasına neden olur. Bunun sonucunda kuru sürtünme başlar ve daha fazla açığa çıkan ısı ortam sıcaklığını hızla arttırarak piston yüzeyinde ergimelere ve silindir duvarına kaynaklanmalara neden olur. Yer yer oluşan kaynak bağlantıları pistonun hareketi sonucu tekrar koparak şiddetli aşınmalara ve sıcaklığın devamlı yükselmesine sebep olur. Bu zincirleme reaksiyon kısa sürede pistonun silindir iç yüzüne tamamen kaynaklanarak tahrip olması ile sonuçlanır. Vuruntu esnasında piston tahrip olmasa bile sürtünme yükü şiddetle artarak motorun efektif gücünün düşmesine sebep verir, dolayısıyla vuruntu saptandığında en kısa sürede hemen giderilmelidir.
EGZOZ DUMANI: Yeni çalışan motorun yaydığı egzoz dumanı kapalı alanlar içinde zehirli etkiler gösterir. Araç, kapıları açık halde bir kapalı mekân içerisinde çok kısa bir süre için çalıştırılsa bile, kokusuz karbon monoksit (egzoz dumanı ) kapalı mekân içinde birikir, egzos dumanı kontrol altına alınmaz veya tahliye edilmezse zehirlenmelere, açık havada karbon salınımı hava kirliliğinin artarak yaşam kalitesinin düşmesine neden olur.
MOTOR YAĞI KONTROLÜ: Motor yağı araçların hareketli parçalarında ince bir tabaka oluşturarak aşınma ve sürtünme gibi işlemleri giderir ya da minimum seviyeye indirmeyi hedefler. Bu açıdan içerideki parçaları ve motoru koruduğu için her aşamada kontrol edilmesi elzemdir. Motor yağının normal seviyede olmasını sağlanarak motorun gerekli şekilde yağlanması gerekir. Motorun belli bir miktar yağ yakması normaldir. Yağ seviyesi ekseriya, misalen yakıt doldurmak için durulduğunda kontrol edilmelidir. Gösterge paneli üzerindeki motor yağ basınç uyarı lambası yandığında, motor yağ seviyesini hemen kontrol edilmesi gerekir. Araç düz bir yüzeyde park halindeyken motor durduktan sonra, yağın karterde toplanması için bir kaç dakika beklenip yağ çubuğunun çıkarılması ve silerek temizlenmesiyle sağlanır. Çubuğu yeniden sonuna kadar tam olarak yerleştirilmesi önemlidir. Çubuk yeniden çıkarılır. Yağ çubuğu üzerindeki yağın kirlenmediğini kontrol edilir. Yağ çubuğu üzerinde gösterildiği gibi yağ seviyesini kontrol edilir. Yağ seviyesi minimum(MİN) ile maksimum(MAX) arasında uygun bir seviye arasında olmalıdır. Yağ seviyesi minimum çizgisi altındaysa, aynı kalitede yağ ile motor yağın maksimum seviyesine gelene kadar tamamlanır. Maksimum seviyesinin üzerine çıkılması sorunlara neden olabilir.
MOTOR SOĞUTMA SUYU KONTROLÜ: Motor soğutma sıvısı sızdırmazlığı her 15000 Km de bir kontrol edilmelidir. Hortumların önce uçlarını kontrol edilir, şayet sızıntı varsa kelepçelerin durumunu kontrol edilir. Sızıntı durumunda kelepçelerin ömrünü tamamlamış olduğu söylenebilir. Bu durumda yeni kelepçeler takılması gerekir. Hortumların dış yüzeyinde delik ya da çatlak varsa, elastikliğini kaybederek sertleşmişse, uçlarında yarılmalar veya sertleşmeler görülüyorsa, kelepçe kesikleri oluşmuşsa, bollaşmalar gözleniyorsa hortumların değiştirilmesi gerekir. Değişimin ortası bezli yüksek sıcaklığa dayanıklı sıcak su hortumlarıyla yapılması randımanı ve dayanıklılığı arttırır. Hortum veya kelepçe değiştirmeden önce motor soğutma suyunu boşaltılması diğer bir önemli noktadır.
Sızmalar için radyatör boşaltma musluğuna, motor bloku boşaltma sarı vidasına ve radyatör müşiri contasına da bakılması gerekir. Kontrol sırasında bunları sökmek, temizlemek ve takmak gerekir.